| Türk Milleti olarak, Cumhuriyetimizin 85. yıldönümünü yaşamanın gururu ve mutluluğu içindeyiz.
Bağımsızlığımızın, uygarlık yolunda sağladığımız gelişmelerin, dünyada saygın bir ulus olarak yaşama onurumuzun kaynağı Cumhuriyet’tir.
>
Büyük Atatürk’ün önderliğinde birleşen Türk milleti, varlığına kastedenlere karşı verdiği Kurtuluş Savaşı’nı kesin bir zaferle bitirmiş ve Cumhuriyet’le, tarih sahnesinde dinç bir şekilde yeniden önemli bir yer almıştır.
Cumhuriyet, büyük Atatürk’ün kendi deyimi ile en büyük eseri ve en büyük devrimidir. 29 Ekim 1923’te, tarihsel bir rejim değişikliği yapılmış ve aynı zamanda üniter yapısı güçlü, sonsuza kadar yaşayacak bir ulus devlet de kurulmuştur.
>
Türk toplumu, Kurtuluş Savaşı’yla düşmandan; Cumhuriyet’le çağdışı kalmış kurumlara bağlılıktan kurtulmuştur. Teba olmaktan çıkmış, eşit haklara sahip vatandaşlardan oluşan çağdaş bir millet haline gelmiştir. Hiçbir ayrım söz konusu edilmeksizin tüm vatandaşlarımız özgür ve eşit bir şekilde, devletinin tek ve gerçek sahibi olmuştur.
Büyük Atatürk’ün kurduğu demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti’nin bu niteliklerinin tartışıldığı, aşındırılmak ve tahrip edilmek istendiği sıkıntılı bir süreç yaşamaktayız.
Ekonomisi çökertilmiş, tüm imkanları sorun haline dönüştürülmüş ve sahip olduğu fırsatları da kriz haline getirilmiş bir ülke konumuna düşmek, 85 yıllık Türkiye Cumhuriyeti’ne asla ve kesinlikle yakışmamaktadır!
85. yılını kutladığımız Türkiye Cumhuriyeti’ndeki manzara endişe vericidir:
Türkiye Cumhuriyeti’nin varlığı, birliği ve bütünlüğünden ödünler verilmesine yönelik girişimler devam etmektedir. Ülkemizin parçalanmasına yönelik haritalar masaya konmakta, üniter yapımız tartışmaya açılmaya çalışılmaktadır.
Ülkeyi her alanda dışa bağımlı hâle getirmiş bulunan bu hükümet, dayatmalara karşı koyamamakta, yeni dayatmalara da kapı açmaktadır.
Her türlü sıkıntıyı aşmak ve sorunu çözmek için gerekli güç kaynağımız olan toplumsal birlik ve bütünlüğümüz, Hükümet’in siyasal çıkarları nedeniyle sürdürdüğü ayrımcılıklara feda edilmektedir.
>
6 yıllık süreçte Türk ekonomisi çökertilmiştir! Vatandaşın belini büken işsizlik, yoksulluk ve geri kalmışlık günlük hayatı çekilmez hale getirmiştir.
Ulusal güvenliğimiz, sosyal güvenliğimiz ve toplumsal güvenliğimiz, her türlü iç ve dış tehdide karşı zayıflatılmış ve 85 yıllık Türkiye Cumhuriyeti’nin varlığı ve bekası tartışılır duruma düşürülmüştür!
DSP’nin öncülüğündeki 57. Hükümet tarafından, 2002 yılında sıfır noktasına geriletilmiş olan bölücü terör, 6 yıldan beri can yakmaya ve ocakları söndürmeye devam ediyor! Şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Bu mücadeleyi demokratik saygı ve sabırla yürüten kahraman güvenlik mensuplarımıza ve onların ailelerine şükranlarımı sunuyorum.
Hükümet, terörle mücadelede koskoca Türkiye Cumhuriyeti’ni, Irak’ın kuzeyindeki klan yönetimi yetkililerini muhatap alma noktasına getirmiştir!
Her alanda büyük ve ciddi sıkıntılar yaşayan, önemli sorunlarla boğuşan Türkiye’nin dış politikadaki onurlu ulusal duruşu, ne yazık ki, beceriksiz yönetimin zihniyeti sebebiyle bozulmuştur.
AB üyelik süreci çıkmaza sürüklenmiş, ABD ve komşu ülkelerle ilişkilerimiz zaafa düşürülmüş, Kıbrıs davamızla ilgili olumsuzluklar endişe verici hal almıştır.
Bütün bu olumsuz gelişmelere rağmen Cumhuriyetimiz sonsuza kadar yaşayacaktır. Çünkü, Cumhuriyetimizin güvencesi, ona ve onun temel niteliklerine yürekten bağlı olan ulusumuzdur. Ulusumuz, daha iyi bir Türkiye istiyor ve daha iyi bir Türkiye’de yaşamayı hak ediyor. Halkımızın bu özlemini DSP olarak biz gerçekleştireceğiz.
Bu nedenle;
Olaylar ne kadar vahim, gelişmeler ne kadar ümit kırıcı ve ülkeyi yönetenler ne kadar beceriksiz ne kadar yetersiz olsa da, ülkemize ve insanlarımıza, laik demokratik rejime, devletimize, kendimize ve geleceğimize güvenmeyi inançla ve kararlılıkla sürdüreceğiz.
Ülkemiz, önümüzdeki yerel seçimler dolayısıyla kritik bir döneme girmektedir. Yeni dönem, 6 yıldan beri yönetimde olan ve ülkemizin geleceğini karartacak adımlar atmaktan çekinmeyen çarpık zihniyetin tasfiye edildiği süreci başlatacaktır.
Bu süreçte halkımızla bütünleşerek, birlik, demokrasi ve kardeşliğimizin gücüne inançla çalışacağız. Gelecek kuşaklara daha mutlu, daha huzurlu ve güvenli yaşayacakları güçlü ve zengin bir Türkiye bırakacağız.
Bu yolda, Cumhuriyetimizin kurucusu, büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ü örnek almaya devam edeceğiz.
Cumhuriyetimizin kurucusu Ulu Önder Atatürk’ü, silah arkadaşlarını, kahraman şehitlerimizi ve gazilerimizi minnetle ve saygıyla anıyorum.
Tüm ulusumuzun, yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeki kardeşlerimizin Cumhuriyet Bayramı’nı kutluyor, esenlikler dileğiyle en içten saygılarımı ve sevgilerimi sunuyorum.
>
| | |
|